Kısa Bir Agape ÖyküsüBir isim aramak…. Akla gelen hangi durumlarda isim aradığımızı Yeni bir canlının doğumunda, kendimizi bir yerde, özel vurgumuzla tanıtmak istediğimizde yeni bir süreci isimlendirmek istediğimizde…. Yani öncelikle üretme, yaratma, yeniden tanımlama hallerinde. Bir isim aramak… "Aramak" başlı başına hem zorlu hem keyifli bir süreç. Bir de aranan isim olunca, bu defa "arayışınızı" tanımlayacak en rafine en süzülmüş ifadeyi bulma sıkıntısı ekleniyor buna. Kaldı ki bulunan yada verilen isim, başlarda hemen her zaman, bir eksiklik duygusu, bir tamam olmamışlık ile birlikte geliyor. Sonra zamanla alışılıyor, zamanla seviliyor, tanıdık oluyor. Bir isim aramak, isim bulmak, ifade etmek istediğiniz duygu-düşünce ortak dansında, bulduğunuz ismin, anlatmak istediğiniz şeye denk düşüp düşmediği üzerine kafa yormak sıkıntılı bir süreç. Sesin tınısını izlemek, birbirinize söylediğinizde karşı taraftaki yansımalarını takip etmek, gitmek, gelmek. Bir şeyi isimlendirmek bir yandan onun içeriğini tanımlamak, doldurmak, şekillendirmek iken diğer yandan da diğer isimlerden vazgeçiş olduğu oranda bir sınır çizmek. Hatta eski söylenceler ışığında isim alma sürecine bakıldığında aynı zamanda rüştünü ispat etmiş olmak, hak etmiş olmak ve yeterli olmak aynı zamanda. Aranan isim, pozisyonların genel tanımlarını yitirmeden, ortak bir yaşantı dokuma süreci olan psikoterapi alanına dair olunca ise iki kere zor. Bu zorluk bir yandan anlam kaymalarından muzdarip olma sıkıntısı, diğer yandan da ait olduğumuz ortaklığın renk tonunu samimi ifade etmesi açısından. Tüm bu değinmeler AGAPE içinde geçerli. Ama, belki de öncelikli olarak belirtilmesi gereken, isim alma sürecinde yaşadığımız ilginç bir rastlantı ya da C.G. Jung’un deyimiyle bir garip "eşzamanlılık"! İsim üzerine düşünürken, birbirini hiç tanımayan iki insan, birbirinden habersiz "Agape olabilir mi?" deyince, sanki biraz da isim gelip kendini buldu. Ve böyle olunca bir kez daha gördük ki, yaşamın kendiliğindenliği, bizim isim arama süreçlerine dair yukarıda andığımız görüşlere güzel bir sürpriz yaptı. Yani yaşam kuramdan hep daha zengin hep daha oyuncu, hep daha özgün. |